ikonlar

Icon Icon Icon Icon



27 Ekim 2015 Salı

Flormar Eyecatcher Eyebrow Design Kit - Kaş Şekillendirme Seti 04 Dark

Merhaba!

Kaş ürünleri piyasadaki çeşitlilikleri artmadan önce kaş kalemi, kaş farı, şeffaf kaş maskarası olarak tek tek satılırken, ihtiyaç doğrultusunda ve pratiklik adına fırçalı kalemler, tonlara göre kombinlenmiş ikili ya da üçlü far paletleri, kaş renklerine göre çeşitlendirilmiş kaş maskaraları ve hem farı hem sabitleyiciyi bir arada içeren palet ve kitler olarak yapılandırıldı. Uygun fiyatlı sayılabilecek markalar dahi, kitlerin içerisine bir kaşın makyaj esnasında ihtiyaç duyabileceği yardımcıları ekliyor. Uygun fiyatlı sayılabilecek markalardan Flormar'ın kaş kitinden bahsedeceğim.


Eyecatcher serisinin kutularına olan beğenimi daha önce belirtmiştim. Renk seçimleri ve dokusuyla şık ve kaliteli duruyor. Kaş kiti çok zor kırılabilecek kalın bir ambalajın içinde yer alıyor fakat ambalajdaki açma yerleri dahil tüm köşelerin hatları çok keskin, açarken tırnak ucu bağışlamaktan ve kapatırken menteşelerin kırılmasından korkuyorum, buna rağmen içinde ayna ve küçük bir çekmeceli bölme olduğu için ambalajın sağlam olması hoşuma gitti.


Kitin ismi "Kaş Şekillendirme Seti". Kaş kiti, bir kaşın makyaj esnasında ihtiyaç duyabileceği standart malzemeleri içeriyor, kaş altı aydınlatmak için aydınlatıcı bir far bölmesi ve kaş makası da koysalarmış tam bir "Kaş Şekillendirme Seti" olurmuş. Ambalajın içinde yana doğru açılan küçük çekmecede kaşları taramak için kaş fırçası ve farı uygulamak için kesik uçlu ince fırçadan oluşan çift uçlu aplikatörün yanı sıra zor zamanlarda işe yarayabilecek kullanışsız bir cımbız yer alıyor. 


Kutunun içinde altta kaş farı, üstte sabitleyici wax yer alıyor. Wax'taki şeffaf yapıdan kaynaklı renk zayıflığını saymazsak ikisi de aynı renkte.


Siyah ve kalın telli kaşlarım için 04 Dark rengini seçtim. Far ve wax, bitter çikolata rengi gibi siyah kadar koyu bir kahverengi ve kızıllık içermiyor.



Kaşlarımla başım dertte! Kalın telli, doğal saç rengimden en az 3 ton daha koyu renkli ve asimetrik kaşlara sahibim. Saçlarım koyu kumral, kaşlarım siyah. Kaşlarımın ve saçlarımın renklerini eşitlemek için ara sıra saçlarımı kaş rengime boyuyorum, normalde mantıklı olarak tam tersini yapmam gerekiyor fakat kaşlarımı boyamaya henüz cesaret edemedim ve ortaya nasıl bir görüntü çıkacağını bilmiyorum. Boyamaya cesaret edemediğim için önce kaş kalemi, sonra kaş farları ile geçici olarak boyamaya başladım. Sonbahar makyajında sıkça bahsedilen kalın kaş trendine uyup kaşlarımı kalınlaştırdım ve düzenleme işini de satın aldığım günden beri bu kaş kiti ile yapıyorum.

Kaş şekillendirme kitinin içerisindeki far çok az tozutuyor fakat bu bir şikayet değil çünkü kit bana yeterli geldi ve kitin içerisinden çıkan fırça haricinde başka bir fırçayla uygulama ihtiyacı duymadım. Farın ve waxın rengi kaşlarıma uygun olduğu için bu kiti ayrıca çok sevdim, kaşlarımın siyah rengini biraz olsun kırıyor. Dövmeli, şekillendirmek için doğal yapısı bozulmuş, farklı şekillere sokulmuş, yüz ifadesini değiştiren kaşlara pek tahammülüm yok açıkçası, bu yüzden kaş farını ve waxını doğal görünüm elde etmek amacıyla kararında kullanıyorum ve renklerinin kaşlarımda oluşturduğu doğal görüntüyü seviyorum. 


Son kullanma tarihi yazılan tarihe göre 5 yıl sonra bitiyor, ben bu kiti son kullanma tarihi gelene dek defalarca satın alıp kullanabilecek kadar çok beğendim. Fiyatı : 21.90 TL Performansını düşünerek, fiyatını düşünmeden satın aldığım ürünler arasına girdi. Her gün her makyajda elim sürekli bu ürüne gidiyor.


Siz kaşlarınızı şekillendirirken hangi ürünleri kullanıyorsunuz? Kaş boyama hakkında verebileceğiniz tavsiyeler varsa ve yazarsanız çok sevinirim.

Bir sonraki inceleme yazısında görüşmek dileğiyle...



26 Ekim 2015 Pazartesi

Flormar Eyecatcher Dazzling Eyeshadow - 07 Drama Queen

Merhaba!
Yazdığım Ekim Ayı Alışverişi yazısında Flormar'a uğradığımı, Eyecatcher koleksiyonundan kaş kiti ve göz farı aldığımdan bahsetmiştim. Göz farını denedikten sonra yazmak istedim.

Far özelliklerine geçmeden önce ürünün kutusundan bahsetmek istiyorum, Mor üzerine kadife doku kullanılarak üretilen bu kutular çok hoşuma gitti. Gerçekten kaliteli hissettiriyor. Flormar ara sıra kutu ve ambalaj konusunda iyi iş çıkarıyor.


Farın rengini çok beğendim. İçinde çok ince ışıltılar var ve göz kapaklarımda morcivert renginde, yansımalı bir görünüm oluşturuyor. Renk seçeneği olarak bulunması için aldığım bu farı şimdilik severek kullanıyorum.


Flormar mağazasındaki tester'a parmaklarımla dokunup sert bir yapıyla karşılaşınca şaşırdım ve rengini vermeyecekmiş gibi düşündüm fakat parmağımı üzerinde gezdirince bile yeterli miktarda renk verdiğini gözlemledim. Tester açık kaldığı için farın sertleşmiş olabileceğini düşünüp evde açılmamış farla denedim ve yine aynı sert dokuyu hissettim. Ürün sert görünümlü, çabuk dağılan ve pigmentli yapıya sahip, bu da bereketli olduğu anlamına gelebilir, kullandıkça göreceğim.


İçindeki ışıltıları görebilmeniz için direkt güneş ışığıyla temas eden bir ortamda çektiğim fotoğrafı paylaşıyorum :


Farın yapısının ilk etapta sert oluşu uygulama esnasında kendisini hissettiriyor. Ürün parmağa çok kolay gelirken far fırçasına zor geliyor. Ürünü parmağımla aldığım zaman duruşundaki ışıltıyı ve yoğunluğu fırçayla sürerken yakalayamıyorum.

Farın ıslak ve kuru kullanıma uygun olduğunu okuduktan sonra farı tek başına, far bazı ile ve ıslak uygulayıp görüntüledim :


Far göz kapağına ıslak uygulandığı zaman parmağımdaki o yoğun ve ışıltılı rengi biraz olsun göz kapağımda da yakalayabiliyorum.

Flormar koleksiyondaki farları "Pürüzsüz ve gerçek renk veren saf pigmentler ile kombine edilmiş mükemmel ve ipeksi dokuya sahip." diye tanımlıyor. Alışveriş yazımda kısaca bahsetmiştim, ben"Far sürmeyi beceremeyip göz kapağına boca edeceklere özel tasarlanmış ışıltılı göz farı." olarak tanımlıyorum. Çünkü çok yoğun gibi görünüp fırçayla uygulamada o etkiyi vermiyor. Göz kapağıma fırçayla sürerken, ne kadar kullanırsam kullanayım (hunharca olmadığı sürece) yumruk yemiş gibi veya disko topu gibi bir görüntüye sahip olmuyorum. Bu anlamda farın fırçaya ölçülü gelmesini sevdim, kullanacağım miktarı ve istediğim ışıltıyı kendim ayarlayabiliyorum. 

Gelelim Flormar'ı eleştirdiğim ve övdüğüm bu bölüme. Bu yeni alınmış, taşınmamış, kutusundan çıkarılmamış ambalajdaki sıyrıkları hiç sevmedim. Ambalaj teneke gibi kalitesiz ve sert, açarken bir tırnağımı bağışlamak zorunda kaldım. Böyle bir ambalaj ancak kalabalık bir semt marketinin kozmetik reyonunda indirim sepetine atılan ve 5 TL'lik fiyata sahip göz farı için uygun olabilir, aslında o bile uygun olmamalı. Fakat bu ürünün fiyatı 24.90 TL Bu fiyata bu ambalaj? 


Flormar gelişen ve iyileşen bir marka oldu, Flormar gelişmeye başlamadan önce ambalajları ve kutuları pek iç açıcı değildi fakat fiyatları uygundu ve pek düşünmeden satın alınabilecek düzeydeydi. Şimdi Flormar kendi bünyesinde geniş ürün yelpazesine sahip diyebileceğimiz koleksiyonlar çıkarıyor, fiyatlandırıyor fakat fiyata rağmen hala vasat ambalajlar kullanıyor. Gelişmekte olan bir markaya yakışmıyor ne yazık ki. Far ne kadar iyi olursa olsun, eğer bir ambalaj kalitesizliği hissettiriyorsa içindeki farın pek önemi kalmıyor. Bu eleştiriyi doğrulamak adına herkes tarafından bir anda sevilen ve bir anda gözden düşen Rimmel Stay Matte pudrayı örnek verebilirim. Lazım olduğunda kullanmak amacıyla çantama atmaktan korktuğum pudrayı neden satın alayım?

Flormar pek çok markanın yapmadığını yapıp üretim tarihini ve son kullanma tarihini ambalaja ve ürün kutusuna yazıyor. 


Olumsuz özelliklerinin farı almama engel olup olmayacağını kullandıkça göreceğim. Daha içerikten bahsetmedim bile!

Bir sonraki inceleme yazısında görüşmek üzere.

Clarins Everlasting Fondöten - 112 Amber ve 110,5 Almond

Merhaba!

Kalıcılığı, örtücülüğü yüksek, yağsız ve kaliteli fondöten arayışında olanlar bilirler, anahtar kelimeleri internette arattıkları zaman veya satış personeline söylediklerinde Estee Lauder Double Wear, Shiseido Perfect Refining veya Clarins Everlasting fondöten seçenekleri sıralanır. Bu yazımda size kapatıcılık, kalıcılık vaatlerinde bulunan Clarins Everlasting Fondötenden bahsedeceğim.


Fondötenin 14 tane renk seçeneği var. 5 renk seçeneği koyu ve siyahi ten renklerine uyumlu, geriye  bizlerin kullanabileceği 9 renk seçeneği kalıyor. Elimde 112 ve 110,5 numaralı renkleri mevcut. Kullandığım 112 Amber renginden sonra 110,5 Almond rengini alınca farkettim ki, Clarins hem ambalajda hem de içerikte değişiklikler yapmış, kapak renklerini ve ambalaj yazılarının renklerini değiştirmiş.


Fondöten buzlu ve kalın cam ambalaj içerisinde yer alıyor. Ambalaj kalitesi standartların çok üstünde. Kapak, içindeki kıvrımları yüzünden her an sıyrılıp gidiverecekmiş gibi duruyor fakat böyle bir sorunla karşılaşmadım. Yine de çantamda taşımamaya özen gösteriyorum.

Fondötenin pompaları ambalajında şikayet edebileceğim tek unsur, fondöteni aldıktan sonra çok çok az bir miktarda da olsa sızma yapıyor ve pompa başlıkları kirleniveriyor.  Ambalaj farklılığı olarak aşağıdaki görselde de görebileceğiniz gibi sadece metal aksamların rengi matlaştırılmış ve siyah yazı kullanılmış.


Fondötenlerin pompaları çıkarılabiliyor, Bitenler yazımda yer verdiğim fondötenin içinde kalan ve pompayla çıkmayan miktarını, yazımı sonlandırdıktan sonra biraz yağsız, organik bir nemlendirici koyup BB Krem haline dönüştürerek değerendireceğim.


Alacağım fondötenin kokusu ve içeriği benim için çok önemli. 
Everlasting fondötenin meyveli-çiçeksi ferah bir kokusu var, Dior ve Clarins beni irite etmeyen kokular içeren fondötenler üretiyor.

İçeriğinde en çok dikkatimi çeken Beyaz Çay oldu, bir ara ismi haber bültenlerinde yer alan pahalı çayı kilolarca alıp içemiyoruz, bari en azından yüzümüze sürelim. Şaka bir yana beyaz çay serbest radikal oluşumunu önleyici bir etkiye sahip ve cildi UV ışınlarından koruyor, tıpkı E vitamini gibi. E vitamini/Tocopherol fondöten içeriğinde yer alıyor. Bu iki etken madde birleşince fondöten kapatıcı-kalıcı özelliğinin yanı sıra bir de koruyucu etkiye sahip oluyor. Bu koruyucu etkiden bahsetmişken, en bilinen ve zararlı koruyuculardan Paraben ve SLS içermiyor. Nispeten daha az zararlı koruyucular kullanılmış. Medikal içerik olarak hem fondötende hem içerikte ayrıca yer alan Titanyum Dioksit, ilaçların dıştaki beyaz kaplamasını yapmak için kullanılan bir madde, fondötende renk görevini pigmentlerin yapması gerekirken Titanyum Dioksit kullanılmasını pek anlayamadım. 
Fondöten yağ içermiyor.


Kısa bilgilerden sonra renk seçeneklerine ve fondötenin vaatlerini yerine getirip getirmediğine bakabiliriz.
Fondötenlerin renk alt tonları konusunda çelişkiliyim.
 Amber swatchlarda sanki pembe alt tonlu değilmiş gibi duruyor fakat fondötenli yüzüm boynumdan daha pembe görünüyor. 
Almond swatchlarda sarı alt tonlu gibi görünüyor ve fondötenli yüzüm boynumla aynı alt tonda görünüyor.
Nötr buğday ten rengine sahibim. İki fondötenin rengi de gerçek ten rengimden 1-1,5 ton kadar koyu fakat fazlaca bronzlaştığım için ikisini de rahatlıkla kullanabiliyorum. 


Fondöten mat bitişli, yağsız, sürdükten sonra sanki sıvı değilmiş gibi kupkuru bir hal alıyor fakat cildinizin nemini çekip alacak kadar değil. Cildi nemli bırakmayı vaat ediyor ve vaadini yerine getiriyor. Yağlı ciltlerin bu duruşu seveceğini düşünerek, karma cilde sahip olanların peeling yapmadan ve kuru bölgeleri nemlendirmeden kullanmamasını tavsiye ediyorum, çünkü cilt soyulmalarını belli edip nemsiz yerlerin üzerinde ve ölü derilerin üzerinde kuru bir kabuk gibi duruyor. 

Cildinizde kızarıklık, sivilce izleri gibi ufak sorunlar varsa ve eğer yeşil-somon renkli bir düzeltici veya baz kullanmayıp direkt fondöten uygulayacaksanız, az önce de bahsettiğim gibi ten renginizden yarım ton veya bir ton kadar koyu fondöten uygulamanızı tavsiye edebilirim. Çok açık renkli kapatıcılar nasıl ki göz altlarımızın morluğunu vurguluyorsa, cildimizin geri kalanı için de bu durum geçerli. Fondöten alırken dikkatli olmak gerekli zira deneyimlerimden anladığım kadarıyla satış personelinin cildinizdeki kusurları göre göre ten renginden 1-2 ton açık fondöten önerdiği eski moda akım 2015 yılında da devam ediyor. Fondöteni sürdükten sonra mağazada kalmamanızı, gün ışığına çıkmanızı, mutlaka makine ışığında resminizi çekmenizi ve satın alıp almayacağınıza öyle karar vermenizi tavsiye edebilirim. En azından ben öyle yapıyorum.

Aşağıda kolumun iç kısmına sürdüğüm fondötenlerin, en doğru duruşunu yakaladığım ve güneş ışığıyla direkt temas etmeyen bir ortamda çektiğim fotoğraf yer alıyor. Soldaki renk pembe alt tonlu olduğunu belirttiğim 112 Amber, sağdaki renk Amber'a göre daha sarı alt tonlu olan 110,5 Almond. 




Dağıtılmış halleri 


110,5 Almond burada gerçek ten rengimle daha uyumlu bir duruş gösterirken, 112 Amber daha koyu ve pembe duruyor.

Direkt güneş ışığı bulunan bir ortamda çektiğim resimde ise kolumun daha bronz olan üst kısmına sürdüğüm fondötenlerin duruşu yer alıyor. 


Fondötenlerin ikisi de yapı olarak aynı gibi görünüyor.

Direkt güneş ışığı alan ortamda kolumun iç kısmında dağıtılmış fondötenin duruşu :


Gördüğünüz gibi ikisi de açık renkli kısmı bronz renkli kısımla eşitleyen bir renge sahip. Amber yüzümde daha pembe dururken Almond daha sarı duruyor. Cildimde renk eşitsizlikleri baş gösterdiği zaman ikisi de renk ayrımlarını tek bir renkte bütünleştirip yanaklarımdaki geniş gözenekleri daha az görünür kılıyor. T bölgemdeki parlamayı ise uzun bir süre boyunca minimuma indiriyor. 

Sivilce, leke izleriniz ten renginizden 3-4 ton koyu bir renkte değilse, renk düzenleyici ürünler kullanmadan yeterli bir seviyede örtücülük sağlıyor.

Sabah evden çıkıp akşam geri döneceksem ve makyaj tazelemeye fırsat bulamayacaksam elim hemen bu fondötenlere gidiyor. Clarins 15 saat kalıcılık ve kapatıcılık sağladığını söylüyor, gerçekten de haklılar. Ciltte uzun süre kalıyor ve giysilere bulaşan miktarı çok çok az. 

Uygularken fırça kullanıyorum. Nemlendirdiğim bir kağıt havluyla fondöten kuruduktan sonra çok bastırmadan kompress yaparak fondötenin pudralı görünümü azaltıp daha doğal hale getiriyorum. Makyaj süngerleri ile daha doğal bir görünüm verebilir fakat denemedim, hala satın almadım ve elim gitmiyor.

15 SPF içeriyor. 

Performansına göre tahammül edilebilir bir fiyatı var, 130 TL'lik ürünün fiyatı alışveriş sitelerinde ve mağazalarda 30-40 TL indirimle yer alabiliyor. 

Tenimdeki bronzluk ve cildimdeki kusurlar tamamen gidince, kendi cilt tonumla birebir örtüşen bir rengini satın alacağım ve blogda inceleyeceğim.

Sizin en sevdiğiniz kalıcı ve kapatıcı fondöten hangisi? Bu ürünü uygulayabileceğim, performansından memnun kaldığınız bir makyaj süngeri önerebilir misiniz?

Bir sonraki inceleme yazısında görüşmek dileğiyle...







22 Ekim 2015 Perşembe

Parfüm Dosyası : Sonbahar Parfümlerim

Merhaba.
Koku, havada dağılan küçük moleküllerin burundaki koku hücrelerinde çözünüp sinirleri uyararak oluşan ve ön beyinde süzülmeksizin doğrudan beyne giren tek duyudur. Bu yazıya bilimsel bir girişle başlamamın sebebi, kokunun benim için çok önemli ve sıradışı oluşundan kaynaklanıyor.

Koku duyusu beynimizde; duygumuzu, hafızamızı ve karar verme mekanizmamızı doğrudan etkileyerek mimiklerimizin hemen o an değişmesine sebep olan ve tat alma duyumuzu doğrudan etkileyen bir özelliğe sahip. Koku hassasiyetine sahip olan ve koku duyusu diğer duyularından iyi çalışan bir koku delisi olarak, bu konu hakkında yazdıkça yazmak isteyeceğimi bilerek, yazının çok uzun olmaması adına işin kozmetik kısmına doğrudan giriş yapacağım.

Parfümler yağda ve alkolde çözünen, uçucu sıvılar oldukları için; yaz aylarında cildimizden daha çok su ve uçucu yağ buharlaştırmamız sebebiyle etrafa keskin kokular yaymamak adına daha hafif parfümler kullanırız. Kozmetikte sonbahar pek çok kadın için bordo ruj mevsimiyken, benim için parfümlerin zirvede olduğu, oryantal koku notalarının daha iyi anlaşıldığı ve kokuların beynim tarafından daha iyi ayrıştırıldığı bir mevsim.


Sonbaharın baş tacı olan parfümlerimin özelliklerine ve izlenimlerime göz atmadan önce, bunu farklı bir şekilde yapacağımızı belirtmeliyim. Parfümlerin kokuları, notaları hakkında arama motorlarında pek çok kaynaktan aynı bilgileri okuyabilirsiniz. Parfümleri anlatırken "Şekerli bir koku, çiçeksi bir koku, kalıcı değil." yazarak size hiçbir katkı sağlayamayacağımı düşünüyorum, belki dönem dönem parfümleri tek tek yazarak bilindik özelliklerinden bahsedebilirim, fakat şimdi değil. Bu yazımda kokunun yaptığı gibi başka yönlere sapmadan direkt beyninize ulaşmasını ümit ettiğim betimlemelerle, kokuların kadın vücuduna bürünmüş hallerini anlatacağım.


Chanel Chance


Gençlik. Hayal dünyasından çıkmayan romantik bir genç kızın, gerçek dünyayla tanışan olgun bir kadına dönüşmeden hemen önceki evresini simgeliyor. 
Bol bir pantolon ve salaş bir tişört giyip dışarı çıkan, zihnindeki hayal dünyasına dalıp kaldırım taşlarında hafifçe sekerek yürürken farkında olmadan kendi kendine gülümseyen, çevresini farketmeyen fakat ilk bakışta farkedilen genç kız. Bir süre sonra kendisine gelir ve dik durarak yürümeye devam eder, giydiği salaş pantolon ve tişörtün içinde kadınsı bir kimlik kazanır, bir anda büyür ve çevresinin farkına varmaya başlar, yüzüne ciddi bir ifade yerleştirmesine rağmen gözlerindeki muzip ışıltıyı kaybetmeyen  bu yeni kadının yürürken arkasında bıraktığı neşeli koku Chanel Chance'dir.

Tepe Notası : Sümbül Yasemin
Kalp Notası : Paçuli, İris Özü, Sedir Ağacı
Dip Notası : Beyaz Misk, Vetiver, Amber, Vanilya

Lancome Hypnose


Kadınsı. Ergenlik hezeyanlarını atlatmış, depresyondan çıkmış, asi yanını zerafetle değiştirmiş,  özgüvensizliğini ve içine kapanıklığını yenmiş, farklılıklarını keşfetmiş genç kadının yeni enerjisini simgeliyor.
 Odasını süslediği bebek pembesi objeleri, müzik grubu posterlerini atıyor, salaş giysilerini bir daha giyilmemek üzere raflara kaldırıyor, makyaj masasındaki hafif dudak parlatıcılarını klasik bir kırmızı ruj ile değiştiriyor, sürmek için sürdüğü rimelinin yerini yoğun siyah bir göz kalemi alıyor, romantik hayaller vaat eden eşyalarını kutulara koyup yatağın altına unutulmaya terkediyor. Dar paça jean ve üst bedenini saran bir tişört giyip makyajını yapan, erkek arkadaşıyla buluşmak üzere evden çıkarken bir şey unuttuğunu farkedip makyaj masasına geri dönerek parfümünü alan ve holdeki aynalı vestiyerin önünde kendisine bakarken bir yandan parfüm sıkan, parfümünü vestiyere bırakıp son kez saçlarını düzelten ve aynadaki suretine özgüvenle gülümsedikten sonra kapıdan çıkan bu genç kadının, çıkmadan önce vestiyerde bıraktığı parfümünün adı Lancome Hypnose'dur.

Tepe Notası : Vetiver, Tutku Çiçeği
Kalp Notası : Vanilya
Dip Notası : Yasemin, Orkide


 Estee Lauder  Sensuous


Olgunluk. Kendini ve çevresini daha fazla keşfetmeye başlayan ve olgunlaşma evresine geçmemiş uçarı genç kadının; eğitim hayatı boyunca bilgilerle donatılmış, insanların iç yüzünü keşfetmiş, kendisini hayal kırıklığına uğratabilecek hayallerinden sıyrılmış, dünyanın gerçekliğini ve maddeselliğini yorumlamaya başlamış, kadınsı özelliklerini ön plana çıkarmış, doğru ve yanlış olguları, ince detaylara kadar beyninde ayrıştıran analitik düşünceye hakim, mantıklı fakat daha sevecen ve şefkatli bir kadına dönüşümü. 
Sabahın bir saati heyecanla hazırlık yapıyor, siyah pantolonunun üzerine giyeceği beyaz gömleğinin düğmelerini iliklerken bir yandan da megafonu açtığı telefonundan sesi yankılanan annesine cevap veriyor, vedalaşıp telefonu kapattıktan sonra makyajı için makyaj masasına geçiyor, pürüzsüz bir tene, ciddi fakat delmeyen bakışlara, vurgulu olmasına rağmen aynı zamanda iddiasız dudaklara ve olayın ciddiyetini anlatırcasına toplanmış saçlara sahip olduktan sonra sandalyeden kalkıyor, makyaj çantasını ve evraklarını koyduğu şık dosyayı büyük çantasına yerleştirip topuklu ayakkabılarını giyerek kendini evden dışarı atıyor. Taksi beklerken yapacağı görüşmenin detaylarını ve görüşme esnasında söylemek istediklerini zihninden son bir kez geçirip gelen taksiye biniyor, nazikçe gideceği yeri söyleyerek taksiciye kestirme yolları tarif ediyor ve şirket binasına  ulaştığında yaşlı bir hanımın önce geçmesi için kapıyı tutuyor, ofise giderek görüşmesini yapıyor. Binanın kapısından çıkar çıkmaz öğle yemeği için sözleştiği sevgilisini aradıktan sonra çağırdığı taksiye binen, arka koltuğa yerleşir yerleşmez açtığı makyaj çantasından aldığı allığı hafifçe yanaklarına sürerek saçlarını açıp omuzlarına dağıtan, ulaşacağı yere gelmeden önce rujunu tazeleyen ve maskülen halini feminen haliyle değiştiren bu çekici ve zarif kadının, buluşma yerinde kendisinin anlatacaklarını heyecanla dinlemek için bekleyen sevgilisine doğru gitmeden hemen önce, gömleğinin üstten iki düğmesini açıp elini çantasına atarak el yordamıyla bulup boynuna sıktığı, kendisini hayranlıkla süzdüğünü farkettiği sevgilisine sıkıca sarıldığında sevgilisinin üstündeki gömleğe sinen zarif ve feminen koku Estee Lauder - Sensuous'tır.

Tepe Notası : Zambak, Manolya
Kalp Notası : Amber, Eritilmiş Odunsular
Dip Notası : Karabiber, Sulu Mandalina, Bal

Versace  Cyristal Noir


Umut. Hayatın hareketli ve hızlı akışının içinde kaybolup kendisine özen göstermeye zaman bulamayan, sıkılgan ve heyecanını yitirmeye başlayan monoton kadının; şartlar ne olursa olsun bakımlı olmaya devam eden, hayatın akışı içinde kaybolmamak için kendisine bir şerit çizen, en ufak detaylarda dahi mutlu olmayı becerip heyecanlanabilen yeni bir kadına dönüşümünü simgeliyor.

Makyaj yapıyor. Bir parfüm seçip boynuna ve bileklerine sıkıyor. İşe gidiyor. Öğle arasına kadar çalışıyor. Öğle yemeğini yiyor. İşe geri dönüyor. Mesai bitince eve gidiyor. Makyajını temizliyor. Yemek yiyor. Uzanıyor. Kitap okuyor. Müzik dinliyor. Televizyonu karıştırıyor. Film izliyor. Televizyonu kapatıyor. Yatağına uzanıyor. Uyuyor.

Makyaj yapıyor. Bir parfüm seçip boynuna ve bileklerine sıkıyor. İşe gidiyor. Öğle arasına kadar çalışıyor. Öğle yemeğini yiyor. İşe geri dönüyor. Mesai bitince eve gitmek için çıkıyor. Değişiklik olsun diye hemen eve gitmek yerine mağazalara bakınıyor. Birkaç mağaza sonra sevdiği renk ve kumaşın birleşimi olan, hatlarına uygun bir elbise görüyor. Deneyip denememek için muhakeme yapıyor. İsteksizce elbiseyi alıp deneme kabinine yöneliyor. Elbiseyi giyip aynada kendisine bakıyor, gördüğü sureti beğeniyor. Yan dönüp aynaya bakıyor, oturup aynaya bakıyor, elbisenin omuz detaylarına bakıyor, çeşitli pozlara bürünen yüzünü izlerken kendi şaşkınlığına gülüyor ve bir yandan da elbisenin içinde yavaşça dans etmeye başlıyor. İyice emin olduktan sonra heyecanla çıkardığı elbiseyi alıp kasaya yöneliyor. Satın aldıktan sonra gülümseyerek evine gidiyor. Elbisesini asıp dolabına koyuyor. Makyajını çıkarıyor. Uzanıyor. Yemek yapıyor. Kitap okuyor. Müzik dinliyor. Televizyonu karıştırıyor. Film izliyor. Televizyonu kapatıyor. Yatağına uzanıyor. Uyuyor.

Sabah kalktığında giyinmek için dolabı açıyor. İş için uygun bir üst ve alt giysisi bulduktan sonra yeni aldığı elbisesine hayranlıkla göz atıyor ve bir anlık kararla elinde tuttuğu klasik giysileri yatağa fırlatıp yeni aldığı elbiseyi askısından çıkarıp heyecanla giyiyor. Makyajını yapıyor. Bir parfüm seçip boynuna ve bileklerine sıkıyor. İşe gidiyor. Karşılaştığı insanların çoğu "Bugün sende bir şey var." diyor, güzel ve daha canlı göründüğünü söyleyen insanların iltifatlarını heyecanla kabul ediyor. Ofis koltuğuna oturup bilgisayarını açarken feminen halini geri kazanmanın verdiği heyecanı hisseden, monotonluğu bir köşeye iterek farklılığa adım atmış bu yeni kadının; bileğini içine çekerek kokusunu hissetmekten mutlu olmasını ve böyle ince bir detayın dahi kendisini mutlu edebildiğini görerek sevinip ister istemez gülümsemesini sağlayan parfümünün adı Versace Cyristal Noir'dir.

Tepe Noktası : Kakule, Biber, Zencefil
Kalp Notası : Gardenya, Şakayık, Portakal Çiçeği
Dip Notası : Amber, Sandal Ağacı, Musk

Sonbaharı benim için özel, sıradışı bir kimliğe büründüren parfümlerimin ve benim hayallerimde vücut bulmuş hallerinin yazısı burada bitti. 
Bu yazıda ergen bir genç kızdan olgun bir genç kadına evrilmeye başladığım dönemlerdeki hallerime tanık olup beni biraz daha yakından tanıyabilirsiniz. Betimlediğim kadınlardan herhangi biri tanıdık gelir ve o kadında kendinizi bulursanız, parfümün ismini yorum olarak yazabilirsiniz.

Bir sonraki inceleme yazısında görüşmek üzere.




21 Ekim 2015 Çarşamba

Bitenler - Ekim 2015

Merhaba!
Blogumun ilk "Bitenler" yazısına hemen başlayalım.

Ay içerisinde biteceğini düşündüğüm başka ürün bulunmadığı için, bitenleri tam da bu zamanlarda yazmayı kendimce uygun buldum.


Toni&Guy Damaged Hair : Shampoo and Conditioner
Toni&Guy Yıpranmış Saçlar : Şampuan ve Saç Kremi : Toni&Guy markasının saç ürünlerini dönem dönem satın alıyorum. Çabuk yağlanmaya müsait ince telli saçlarıma iyi gelen arındırıcı Advanced Detox şampuanını çok sık kullandım. Yaz mevsiminde güneşe ve tuzlu suya maruz kalan saçlarım için yıpranmış saçlara uygun serisini denedim. İlk kullanımlarda iyi geldiğini düşünsem de saçlarımın zamanla daha da cansızlaştığını ve kepeklenmeye başladığını farkettim. Bu seriyi tekrar satın almayacağım.

Clarins Everlasting Foundation - Amber 112 : Ten rengimden bir ton koyu, bronzlaştığımda veya kontür yapmak istediğimde sıkça kullandığım, pembe alt tonlu bir fondöten-di. Fondötenin başka bir rengi hala benimle birlikte. Clarins'in Fondötenlerini beğeniyorum, bronzlaşınca kullanmak için almaya devam edebilirim. Şişenin içinde inceleme yazısı için sakladığım bir miktar ürün var, ışığın güzel olduğu bir günde fotoğraflayıp deneyimlerimi paylaşacağım.

Maybelline Colossal Kajal Siyah Göz Kalemi : Fiyat-Performans ve renk yoğunluğu açısından sevdiğim bir göz kalemi. Elimdeki diğer siyah göz kalemleri bitene kadar almak istemiyorum, her yerde ve herkeste görmekten çok sıkıldım.

Nivea Invisible Black&White Deodorant : Leke bırakmaması ve vaatlerini yerine getirmesi sebebiyle bittikçe satın aldığım bir deodorant. 

Treet's Sweet Mango & Jasmine Shower Foam : Tatlı Mango ve Yaseminli Duş Köpüğü : 
Gratis indirim yaptığı zaman depoladığım ve severek kullandığım, insanın içini sıkmayan tatlı bir kokuya sahip duş köpüğü. Bu duş köpüğü hakkında mutlaka yazacağım.

Bu ay bitirebildiğim ürünleri, okurken sıkmaması adına kısaca yazdım. 
Bir gün çokça makyaj malzemesi bitirebilmem dileğiyle, çünkü hiçbir zaman bitmiyorlar :)
Sevgiyle kalın.

20 Ekim 2015 Salı

Essence Camouflage Cream Concealer - Krem Kapatıcı

Merhaba!
İki hafta önce Essence alışverişimde kısaca bahsettiğim Camouflage kapatıcıyı deneyimledikten sonra yazmak istedim.



İyi bir özellik olmasına rağmen kalıcılığından rahatsızlık duyduğum bir kapatıcı kullanıyordum ve incelemesini Eylül ayında yazmıştım. Makyajımı birkaç ürün kombinasyonuyla özenerek temizlesem dahi göz altımdaki çizgilerden çıkmaya direnen High-End kapatıcıyı sabırla bitirdim ve bir haftadır Essence'ın krem kapatıcısını kullanıyorum. 

Kapatıcı için iki ton kullanılmış:
 Soldaki krem "Kapatıcılık ve Halka Giderme" görevi için uygun, daha sarı renkli bir bej.
Sağdaki krem "Aydınlık Görünüm" için uygun, daha beyaz bir bej.
İkili kapatıcının rengi 10 Natural Beige.


Ürün isminde de belirttiği gibi kremsi ve yoğun bir yapıya sahip.
 İlk kez denediğimde sürerken zorluk çıkaracağını, dağılmayacağını, tabaka gibi duracağını düşündüm. 
 Kalıcılığından şikayet ettiğim kapatıcı kadar kalıcı olmayacağını düşündüm.
Düşündüğüm gibi olmadı.


Soldaki sarı alt tonlu bej krem ile sağdaki pembe alt tonlu bej kremin farkını gösterebilmek adına ürünü parmağımla alıp elimin üzerine gelişigüzel sürdüm ve dağıtmadım.

Ten renginize uygun olan kapatıcıyı tek başına uygulamanın yanı sıra, benim gibi koyu renk ile örtüşen bir ten rengine sahipseniz, koyu renk ile kusurları kapatıp açık renk ile aydınlık bir görünüm verebilirsiniz. Göz altlarımdaki yorgun görünümü gidermek için açık rengi tek başına kullandığım zaman, miktarını doğru ayarladığım ve iyi dağıttığım sürece çiğ durmadığını, daha sağlıklı bir görünüme ulaştırdığını farkettim. 


Parmaklarımla dağıttığım zaman ten rengime uygun tonları yakalıyorum.
Kapatıcılığından ve kalıcılığından memnunum, renk eşitsizliklerimi düzenlemekle birlikte enteresan bir şekilde göz altımdaki çizgileri neredeyse belirsiz hale getiriyor. 
Makyaj temizleme rutinimi değiştirmek zorunda bırakmadığı için ayrıca seviniyorum. Temizleyiciyle yıkayınca çizgiler dahil tüm uygulama bölgesinden temizleniyor.
Belirgin bir kokusu yok.

Kapatıcıyı yüzük parmaklarıma alıp tampon hareketlerle uyguluyorum.
Karma bir cilde sahibim, göz altlarım da fazla kuru değil, ürünü dağıtırken sıkıntı yaşamıyorum. Kuru göz altlarına sahipseniz ve bu kapatıcıyı denemek istiyorsanız, yoğun yapıları sebebiyle stick ve krem kapatıcıları dağıtırken zorluk yaşayabileceğinizi düşünerek, yoğun ürünleri göz altı kreminden sonra uygulamanızı ve düzenli kullanımla göz çevrenize yeni çizgiler eklememeniz için dağıtma esnasında nazik olmanızı tavsiye edebilirim. 

2.3 gram ürünün fiyatı 9.25 TL. Neredeyse 12 katı fiyatına alıp bitirdiğim ve cildimden temizlendiğine bir türlü emin olamadığım Diorskin Star Concealer'dan sonra fiyat ve performans açısından beni fazlasıyla şaşırtan bir ürün oldu. Dezavantajları, yapısının biraz daha hafif olmaması ve içeriğin uzun vadede cildime zarar verebilme potansiyeli. 

Kapatıcıyı daha önce kullandınız mı? Görüş ve önerilerinizi yorum olarak yazarsanız sevinirim.

Bir sonraki inceleme yazısında görüşmek üzere.





Ekim Ayı Alışverişimiz : Flormar ve Douglas


Merhaba! 
Beni Instagram'dan takip ediyorsanız, yukarıdaki resmi tanımışsınızdır.
Ablamla birlikte yürüyüş yapmak ve yemek yemek amacıyla dışarıya çıktığımız zaman en azından ablam için bir elbise, benim için bir kozmetik ürünü alıp dönerdik, şimdi en az birer tane kozmetik ürünü alıp dönüyoruz. "Highlighter, oje, far... Senin yüzünden ben de alışmaya başladım.." diyor kendisi. Ben de ergenlik yıllarımda onun ve büyük ablamın kozmetik ürünlerini deneye deneye makyaja merak duymaya ve alışmaya başlamıştım. Ödeştik ;)

Bu kısa hikayeden sonra hemen konuya geçeyim. Douglas'a aklımızdaki bir parfümü denemek amacıyla, Flormar'a en yeni koleksiyonlarından birkaç ürün denemek amacıyla girdik ve ortak kullanıma açık birkaç ürün aldık : 


Dazzling Eyeshadow (Parlak Far) : Islak ve kuru olarak kullanılabilen bu farlar için,
Flormar'ın tanımı: Pürüzsüz ve gerçek renk veren saf pigmentler ile kombine edilmiş mükemmel dokudaki eşsiz göz farı. 
Benim tanımım : "Far sürmeyi beceremeyip göz kapağına boca edeceklere özel tasarlanmış ışıltısı ayarlanmış göz farı". Ne demek istediğimi daha sonra bu ürünü incelemek için yazacağım yazımda anlatacağım.
Farların, aydınlatıcı olarak kullanılabilecek açık renkler ve koyu renkler içeren renk seçenekleri mevcut. Bizim tercih ettiğimiz renk : 07 Drama Queen  Fiyatı: 24.90 TL

Eyebrow Design Kit (Kaş Şekillendirme Seti) : İçerisinde, kaş tasarımı esnasında bir kaşın ihtiyaç duyabileceği her şey mevcut. Rengi : 04 Dark  Fiyatı : 21.90 TL


Bronzing Powder Face&Body (Bronzlaştırıcı Kompakt Pudra) : Çamur görünümlü bronzer Bahama Mama'dan sonra turunculuk içerdiği için beğenerek ve sevinç nidaları eşliğinde aldığımız bronzlaştırıcı bu pudranın boyutu neredeyse kafam kadar. Rengi : BR03 Sun Power Fiyatı : 30.50 TL

Sugar Candy Nail Enamel : Sugar Candy ojeleri denememiştik, mavi yarı şeffaf baz üzerine mavi simli bu ojeyi görünce denemek istedik. Rengi : SC05 Blue Jellybean Fiyatı : 3 TL

Fırça Seti : 75 TL ve üzeri harcamalara verilen hediye. Sırf bu fırçalar için birkaç kez daha alışveriş yapabilirim, böyle seyahat boyu kompakt kitleri çok seviyorum. Fırça setini de satışa koysalarmış keşke.

 Flormar yeni koleksiyonlar çıkardıkça artan ürün seçenekleriyle ciddi anlamda beğenimi kazanıyor. Özellikle ambalaj kutularına gösterdikleri özen hoşuma gidiyor. Eyecatcher koleksiyonundaki göz ürünleri kutularının rengine, dizaynına, ve kadife detaylı dokusuna bayıldım. Ürün ambalajları için ne yazık ki aynı şeyi söyleyemeyeceğim; bronzer pudrayı, farı ve kaş kitini açarken birer tırnak ucu bağışladım. Özellikle farın ambalaj kalitesinden söz edemiyorum, seyahate götürülmeyecekler ve makyaj çantasına atılmayacaklar arasında zirveye yerleşti. 


Estee Lauder Maximize Your Lashes - Maskara Bazı ve Maskara : Sumptuous Extreme rimeli daha önce kullanıp beğenmiştim. Deneme boyutundaki maskara bazı ile maskarayı set halinde satın alma fikri hoşumuza gitti. Fiyatı : 29.00 TL

Versace Cyristal Noir: Douglas'a ablamın merakı ve biten parfümünün yerine yeni bir tane almak istemesi nedeniyle DKNY Be Delicious'ı denemek için girmiştik fakat kokusunu satın alacak kadar sevemedik. Satış personelinden parfüm önermesini istedik ve önerdiği parfümleri eleyerek Cyristal Noir'e geldik. Yaz aylarının ortasında deneyip kokusuna bayıldığım fakat evde bitmeyi bekleyen parfümlerimizin olduğunu hatırlayıp satın almayı gereksiz bulduğum bu kokuyu, ablamın biten parfümünün şerefine satın aldık. Fiyatı : 267 TL 

Önümüzdeki günlerde çok beğenerek satın aldığım ürünlerin incelemelerini ve "Parfümlerim" konu başlıklı bir yazı yayınlayacağım. Bu alışverişteki ürünlerden incelemek istediğiniz ürünleri yorum olarak yazarsanız sevinirim.

Sevgiyle kalın.



19 Ekim 2015 Pazartesi

Pastel - Moonlight Highlighter 100 Sıvı Aydınlatıcı


Merhaba. 
Bloglarda ve Instagramda sıkça rastladığım ve denemek için sabırsızlanarak aldığım Pastel'in Moon Light Highlighter'ından bahsedeceğim.

Ürünün ambalajı, boyutu ile ilk bakışta bir ojeyi anımsatıyor. Kapağını çevirip açınca yine bir oje düzeneğiyle karşılaşıyorsunuz. Oje fırçası ve oje şişesi ile bence kullanışlı bir paketleme yöntemi seçilmiş.



Ürünün baskın bir kokusu yok. Benim gibi koklama meraklısıysanız, fırçanın sapını koklayınca veya şişeye burnunuzu daldırınca hafif bir parfümsüz nemlendirici kokusuna benzeyen kimyasal koku alabilirsiniz. 

Ürünün etiketini incelerseniz, çift katlı olduğunu farkedip tırnağınızla kaldırarak içerik listesine ulaşabilirsiniz. İçeriğinde suyun ilk sırada geldiğini görmek, yani silikon, talc veya başka bir koruyucunun, ürünün içeriğinde kütlece en çok kullanılan madde olmaması beni memnun etti. Elbette içerikte görmek istemediğimiz maddeler de var. Sevdiğimiz fakat içeriğine kafa yorduğumuz ürünlerden soğumamak adına Paracelsus'un sözünü akla getirebiliriz : "Her madde zehirdir, zehir olmayan madde yoktur. Zehirle ilacı ayıran onun doğru dozudur."


Ürünün rengi sarı alt tonlu toz pembe. Sarı alt tonlu olmasının sebebi, toz pembe aydınlatıcının içinde ince altın ışıltılar barındırması. Bu yüzden sarı alt tonlu tenlerin de, pembe alt tonlu tenlerin de kullanabileceği bir aydınlatıcı olduğunu söyleyebilirim. Aklınızda veya istek listenizde bu aydınlatıcı varsa "Cilt tonum sarı, pembe bana yakışmaz." diyerek denememezlik etmeyin. 


Oje ambalajlı ürünü, fırçayı dik tutup nokta vuruşlarıyla veya fırçayla yanaklara oje sürer gibi uygulayabilirsiniz, evet onu da denedim. Bu küçük denemeden sonra her zamanki gibi elimin üzerine aldığım ürünü parmağımla uyguladım.

Ürünü kullananların büyük bir çoğunluğu "Çok dikkatli kullanılması gerekiyor, çok sürünce insanı disko topuna çeviriyor, çok parlak, çok pembe, çok, çok..." gibi yorumlardan en az bir tanesini söylüyor. Bir iki tanesine katılmakla birlikte uygulaması zor bir ürün olduğunu düşünmüyorum.

Üründen fırçayla aldığım küçük bir miktarı elimin üstüne koyup parmağımı batırıyorum. Aydınlatmak istediğim bölge üzerine parmağımla uyguluyorum. Buraya kadar bir şey yok. 

Kullanıcı yorumları ışığında ürünü denerken, bir gün aydınlatmak istediğim alanı geniş tutarak, başka bir gün aydınlatmak istediğim alanı dar tutarak uyguladım. Eğer allık gibi geniş bir alana sürerseniz ilk bakışta farkedilmese bile ışık altında disko topu oluyorsunuz. Eğer aydınlatıcıyı uygulayacağınız alanı biliyorsanız ve düzgün bir genişlikte uyguluyorsanız disko topu olmuyorsunuz. Sizin kullanım şeklinize, tarzınıza göre ürünün görünümü ve parlaklığı elbette değişecektir fakat yine de ürün miktarını ve uygulanacak bölge genişliğini minimal tutmakta fayda var.

Ürünün yüzümdeki ışıltısını fotoğraflarda doğru gösteremediğim için, aydınlatılacak bölgenin keskinliğini vurgulaması amacıyla elimin kenarına uyguladım ve yüzümdekine çok benzer bir sonuç yakaladım.


Elimdeki görünüm mercimek büyüklüğündeki ürünün dağıtılmış hali. Cilt alt tonum nötr, sarılık da var pembelik de. Dozunu kaçırıp sıvanmadıkça disko topu olmuyorsunuz, ürün çok pembe durmuyor, ürün çok parlak durmuyor, güzel ve altın ışıltılı bir pembe olarak kalıyor. 

Birikme yapmadığını ve kalıcılığının yüzümde tüm gün sürdüğünü belirtmeliyim.

Ürünün fiyatı Pastel'in sitesinde 11.50 TL. Piyasada bilinen, isim yapmış markaların sıvı aydınlatıcılarına göre fiyat ve performans açısından ortalamanın üstünde bir aydınlatıcı. Online olarak satın almak isterseniz Pastel'e veya drugstore mağazalara bakabilirsiniz. 

Adından söz ettiren bu aydınlatıcıyı siz beğendiniz mi? Farklı uygulama yöntemleriniz var mı?

Bir sonraki inceleme yazısında görüşmek üzere. Sevgiyle kalın.



18 Ekim 2015 Pazar

Essence Sheer & Shine Lipstick : 03 BFF ve 09 I Feel Pretty


Merhaba!
Kısa bir süre önce paylaştığım Essence Alışverişimin en sevdiğim iki ürününden bahsedeceğim. Alışveriş yazımı okumadıysanız : Essence Alışverişim

Essence'in Sheer&Shine Lipstick koleksiyonu kısa bir süre önce raflardaki yerlerini aldı. Açık nude renklerden bordo renklere kadar pek çok renk seçeneği mevcut. Benim dikkatimi çeken renkler, günlük makyajımda sıkça kullandığım pembe-nude ve kırmızı tonlar oldu:
 03 BFF ve 09 I Feel Pretty

Rujlar şeffaf-renkli kapaklı metal ambalajlara sahip. Şeffaf kapaklar dayanıksız gibi görünüyor ama çantaya attığım zaman sorun yaşamadım, hala sağlamlar.



09 I Feel Pretty ve 03 BFF


Rujların yapısı incecik, adından da anlaşılacağı gibi şeffaf ve parlak. Şeffaflık, renk pigmentleri ile ölçülü bir şekilde kapatılarak yarı-şeffaf ve parlak bitişli bir ruj üretilmiş. Lipgloss olacakken Lipstick olmuş gibi bir havası var. Bir dönem blog ve sosyal medya özendirmelerine sıkça maruz kaldığımız, her rengini satın alıp bir yerlere attığımız, kaybettiğimiz veya sürmekten sıkıldığımız Maybelline Baby Lips nemlendiricilerin pigmentli ve ruj hali gibi düşünebilirsiniz. İkisini kıyaslamak gerekirse, Essence rujları daha çok sevdim. 

Renkler tek katta kendini belli ediyor fakat yoğun renk elde etmek için iki kat uygulamak lazım. Aşağıdaki görselde ikişer kat uygulanmış halini görebilirsiniz : 



03 BFF

Pembe alt tonlu ve ışıltılı bir nude, en azından benim dudaklarımda öyle görünüyor. Uygulaması çok kolay, fazla özen istemiyor : sür-çık


İki kat uyguladığım zaman rengini tam olarak alabiliyorum, dudağımı daha sağlıklı gösteren doğal bir ışıltısı var, çok kolay sürülüyor. 
Yapısının ince ve yarı-şeffaf oluşu "Kalıcı değil mi?" sorusunu beraberinde getiriyor, kalıcılığı orta-az düzeyde. Silinmeye başladığı zaman sanki dudağınızın içine işlemiş gibi.dudak ortalarından değil bütün yüzeyde siliniyor ve kötü bir görüntü oluşturmuyor. Sürdüğüm süre boyunca dudaklarımı nemlendirdiğini ayrıca belirtmeliyim. Yakın görselde çizgileri çok belirginleştirmiş gibi görünüyor fakat çizgilere dolmuyor, bu konuda şikayetçi değilim.



09 I Feel Pretty

Rengi turunculuk barındıran ışıltılı bir koyu kırmızı, tam sonbaharlık. Kolay uygulanıyor, ilk katta rengini belli etse de yoğun bir renk için iki kat sürmek gerekiyor.



Rujun ambalajdaki rengi dudak rengimle birleştiği zaman, şeffaflığın da katkısıyla daha açık bir renk alıyor: Rujun rengi dudak rengine göre farklılık gösterecektir. Rujun dudağımda aldığı rengi çok sevdim ve bu ay en çok kullandığım rujlar arasına ilk sıradan girdi. 


Tavsiyem, bu seriden bir ruj edinmeden önce mutlaka deneyin ve ambalaj altındaki renklerine çok fazla aldanmayın. Yarı-şeffaf ve parlak rujlar dudak renginize göre çok az da olsa değişiklik gösterecektir ve çok yoğun olmadıkları için ambalaj altındaki tonu yakalayamayacaktır. 

Fiyatı 7.25 TL ve fiyat-performans ilişkisi memnun edici seviyede. 

Siz en çok hangi rengi beğendiniz?

Okuduğunuz için teşekkür ederim. Bir sonraki inceleme yazısında görüşmek üzere.