ikonlar

Icon Icon Icon Icon



27 Mayıs 2016 Cuma

Shiseido Benefiance Extra Creamy Cleansing Foam- Köpüren Kremsi Yüz Temizleyici

Merhaba,

Cilt bakım rutinimin büyük bir bölümünü temizleyiciler oluşturuyor ve karma cildimin fazla sebum salgılamasını engellemek, gözenekleri derinlemesine temizlemek için pek çok markaya ait uygun fiyatlı-pahalı pek çok ürün deniyorum. Cilt bakım ürünlerini kullanmayı sevdiğim ve özellikle temizleyicilerini denemeye değer bulduğum Shiseido markasına ait krem temizleyiciden bahsetmek istiyorum.


Benefiance serisi Shiseido'nun olgun ciltler için piyasaya sürdüğü bir seri ve genellikle cilt elastikiyetini toparlamayı, güneşten kaynaklanan cilt tonu eşitsizliklerini düzenlemeyi ve cildi nemlendirmeyi hedefliyor. Extra Creamy Cleansing Foam ise bu serideki ürünler ile oluşturulacak bakım rutininin bir parçası.  


Temizleyici krem formda, su ile birleştiği zaman kremsi halini zengin, yoğun fakat yüze dağıtması kolay bir köpüğe bırakıyor. 



Temizleyicinin içerisinde açık şeftali renginde küçük peeling tanecikleri mevcut ve su ile temas ettiklerinde kaybolmaya başlıyorlar, bu bakımdan cildi çizme ve tahriş etme gibi bir durumla karşılaşmadım. 


Cildi temizledikten sonra sabunla yıkamışım gibi kuru ve gıcırtılı bir temizlik hissi alıyorum fakat cildimin tahriş olduğunu hissetmiyorum. Verdiği kuruluk hissinin yanında cilt yüzeyinde hafif nemli bir his de bırakıyor. Kış aylarında cildim nemini kaybedince ve bu ürün ile temizleyip mimik yapınca anlık olarak sanki tüm ince kırışıklıklarımın yerini hissediyor gibi oluyorum. Normal zamanlarda ise temizlikten sonra hafif bir nemlendirici uygulamak bana yetiyor. Tüm cilt tiplerine uygun. 

Ürünün sabunsu kokusu yıkadıktan sonra dahi biraz kalıyor. 

125 mL'lik tüp ambalaja sahip bu ürünün fiyatı 215 TL. Fiyatını hak ediyor mu derseniz, etkili temizlik yaptığı ve pek çok vaadi yerine getirdiği için hakettiğini söyleyebilirim. Ayrıca üründen çok az miktarda alıp su ile köpürtmek tüm yüze yettiği için fazlaca bereketli bir ürün. 

Kutusunu attığım için içerik listesini güvenilir bir kaynaktan güncelledikten sonra bir iki satır da içerik hakkında yazacağım. 

Sizin severek kullandığınız ve özellikle tercih ettiğiniz bir cilt temizleme ürününüz var mı?

Bir sonraki ürün incelemesinde görüşmek dileğiyle. 



25 Mayıs 2016 Çarşamba

Yves Rocher UV Beauty Shield 50 Faktör Güneş Korumalı Yaşlanma Karşıtı Yüz Kremi

Merhaba, 

  Tekrar yazabildiğim için çok mutluyum.

Uzunca bir süre blog yazmaya fırsat bulamayıp Instagram ile yetinmek durumunda kaldım çünkü  iş hayatı, sürücü belgesi için direksiyon sınavı, Pedagojik Formasyon için 12 haftalık staj ve sınavlar, ALES, KPSS, İş Sağlığı ve Güvenliği Sınavları ve bu sınavlara çalışma süreci ile birlikte 6 ay hızlı ve yoğun geçti. Bu süre boyunca Instagram hesabım ve blogum 1'er kez farklı kişilerin eline geçti fakat neyse ki yazma isteğimin tamamını ele geçiremediler ve aksine yazmak için sabırsızlanıyorum, o yüzden hemen başlıyorum: 

Karma ve geniş gözenekli bir cilde sahibim, karma cildin de nemlendirmeye ve güneş korumasına ihtiyacı olduğunu bildiğim halde parlamaya neden olduğu için makyaj altında güneş kremi kullanmaktan kaçınarak koruma faktörlü mat fondötenler tercih etmeye çalışıyordum. Stres ve su içmeyi unutmaktan kaynaklı nemsizlik ile birlikte güneş kendini iyice belli etmeye başlayınca yüksek koruma faktörlü bir güneş kremi arayışına girdim ve önerilerine güvendiğim nadir insanlardan Görkem Karman'ın "Nisan Favorilerim & Sohbet, Neler Oldu?" videosunda gördüğüm Yves Rocher 50 SPF Koruma Faktörlü yaşlanma karşıtı yüz kremini almaya karar verdim.


Tam da bu aylarda cilt bakım rutinimdeki "Gündüz Kremi" kısmını atlayıp, fondöten kullanmaktan sıkılıp BB kremlere dönüyorum veya dışarı çıkarken nemlendirici ve koruma faktörlü bir gündüz kremi üzerine renkli pudra uygulayıp ten makyajını tamamlıyorum. Hal böyle olunca gündüz kremi olarak kullanabileceğim ve dışarı çıkarken ekstra bir güneş korumasına ihtiyaç duymayacağım bu kremin varlığına çok sevindim. Alırken tereddüt etmememin bir diğer sebebi ise sitedeki açıklamada "Bu ürün bir güneş ürünü değildir." yazıyor olması. Yani yüksek koruma faktörlü güneş kremlerinin ciltteki zor emilen, bembeyaz ve parlak görünümünü vaadetmiyor. 


Su bazlı krem 30 mL'lik ambalajda yer alıyor. Sitedeki "Ultra Hafif Akışkan Doku" açıklamasından sonra su bazlı bu kremin baş aşağı duran bir tüpte olması dışarı akma en azından kapağın içini doldurma ihtimalini çağrıştırdı fakat ambalajı gayet güvenilir ve kremin kıvamı su gibi akışkan değil. 

Krem ilk önce yoğun bir his veriyor ve sanki uygulamadan sonra beyaz renk bırakarak cildin aydınlatıcı sürmüş kadar parlak görüneceğini düşündürüyor. 


Kremi yaymaya başladığım an akışkan bir hale dönüşüveriyor, güneş kremlerine özgü o beyazlık ve yağlı görünüm ile karşılaşmadım, sadece çok az ışıltısı kaldı, iyice emildikten sonra ışıltı da giderek azaldı.  


İçindekiler :



İçerik, hem güneş kreminde, hem de cilt bakım kremlerinde sıkça yer alan maddeler ile dolu. Ürünün içeriğinde kütlece en fazla bulunan Ethylhexyl Triazone, Ethylhexyl Salicylate, Phenylbenzimidazole Sulfonic Acid gibi maddeler UVB ışınlarına karşı, Butyl Methoxydbenzoylmethane gibi maddeler UVA ışınlarına karşı cildi koruyan, güneş ışınlarının ciltte absorbe olması ile ortaya çıkan zararları en aza indirgemeyi sağlayan ve bu bakımdan kimyasal cilt bariyeri gibi davranan maddeler. Bu maddelerle birlikte bitkisel bir antioksidan olan Tocopherol (E vitamini) de aynı işi görüyor ve çoğu cilt bakım ürününde yer alıyor. Amaç cilt bakımı yaparken serbest radikallerin oluşumunu engellemek olduğu için kremin içeriğini muadillerine nazaran oldukça sevdiğimi söyleyebilirim.  


Ambalajın Türkçe açıklamasında özellikle belirtilen ve son zamanlarda oldukça popüler bir içerik olan Macadamia fındığı, içerdiği doymamış yağ asitleri ile birlikte güçlü bir nem verme özelliğine sahip olduğu için kozmetikte sıklıkla tercih ediliyor. Karite ise çoğumuzun Shea Yağı olarak bildiği güçlü nemlendirici maddelerden. Bu bakımdan nemlendirme özelliği ile ön plana çıkan bu kremi kuru ve nemsiz ciltler yaz/kış kullanabilir diye düşünüyorum.

Cildim karma ve geniş gözenekli olmasına rağmen bende sivilce, beyaz komedon gibi cilt sorunları oluşturmamakla birlikte gözeneklerimi tıkadığını da hissetmedim. Makyaj altında kullanıldığı zaman ışıltı verici bir baz gibi duruyor, ben kremin üzerine renkli pudra uygulayıp bir nevi kendi BB kremimi yaparak kullanıyorum.

Ürünün fiyatı online mağazada 59.90 TL fakat mağazada kampanyadan faydalanıp 46.90 TL'ye aldım.

Yazmayı özlediğim belli oluyordur sanırım. 

Makyaj altında kullanmayı sevdiğiniz güneş koruma faktörlü krem veya makyaj üzerine de uygulanabilen güneş koruma faktörlü sabitleyici sprey önerilerinizi yazın lütfen. 

Bir sonraki ürün incelemesinde görüşmek dileğiyle. 




9 Kasım 2015 Pazartesi

Benefit Alışverişi ve İlk İzlenimlerim

Merhaba!
Blogdan biraz uzak kalmamın ilk sebebi Türk Telekom'un apartmana uzunca bir süre hat kurmaması nedeniyle internete abone olamayışımdı, bu yayını da diğer yazılarımda faydalandığım mobil internet elverdiğince yazmaya çalışacağım. İkinci bir sebebi ise gün içinde aniden sırt çantamı alıp Ankara'ya sempozyuma gidişimdi. Bu beklenmedik seyahatin içerisinde kısa bir zaman ayırıp denemediğim ve denemek istediğim markalarla tanışma fırsatı buldum, bu yazımda da beni Benefit ürünleri ile tanıştıran bir makyaj setinden bahsedeceğim. 


Sephora'dan içeri büyük bir hevesle Benefit ürünlerine bakmaya girdim, ve ciddi olmayı suratsızlıkla karıştırmış bir stand görevlisine markayı ilk kez deneyeceğimi belirterek merak ettiklerimi sıraladım : yılbaşı setleri, the POREfessional, Hoola...  Görevli eşliğinde the POREfessional gözenek küçültücü makyaj bazını denedim, ilk izlenimim fena değildi.

 Görevli Hoola bronzerı denememe yardım etmeye çalıştı fakat defalarca denemesine rağmen bir türlü parmağına ürün alamadı. Allığın taşlaşmış olma ihtimalini sorduğumda "Bilemiyorum belki de ben alamadım." dedi. Kutuya parmak daldırmak suretiyle şöyle bir rengine ve dokusuna baktım, ten rengimle aynıydı, pigmentasyonu sıkıntılı olabilir veya tester sürekli açık kaldığı için taşlaşmıştır diye düşünerek Hoola'dan vazgeçtim.

Yılbaşı setlerini sorduğumda henüz bir şey gelmediğini söyledi. İndirim zamanlarını sorduğumda ise "Benefit ürünlerinde indirim olmaz." dedi. Sephora White Card ile indirim yapılan zamanları biliyorum neyse ki, "Hı hı, evet, tabii." diyerek geçiştirdim ve okuduğum müşteri yorumlarında sıkça yer alan enteresan mağaza görevlilerinden biriyle karşılaştığımı anladım, bu konuda çok şanslıyımdır.

Ürünleri ilk kez deneyeceğimi söyledikten sonra, belki bir ümit yüzümde ürün denemek akıllarına gelir umuduyla "Kaş barı var mı, hangi şubelerinizde var?" diye sordum, "Tunalı'da ama zaten randevusuz gidemezsiniz." cevabını aldım. 

POREfessional'ın küçük boyunu alıp kasaya yöneldim, ödeme esnasında makyaj kitleri ile fiyat ilişkisini kıyasladım, mağaza görevlisinin müşteri dostu olmayan ve tester verecek gibi durmayan davranışlarını anımsayarak denemek için daha uygun bulduğum bu seti almaya karar verdim. Tahmin ettiğim gibi, kalkık kaşlar eşliğinde : "Tester yok."


Benefit, içerik ve ürün kalitesinden ziyade ambalaj kalitesi ile ön plana çıkan bir marka. Yurtdışında daha ucuz ve fiyat-performans açısından alınabilir ölçüde olan ürünler Türkiye'de High-End statüsünde.
Primping with the Stars seti Benefit ile tanışmak için uygun ürün kombinasyonuna sahip. Ambalajlama ve paketleme sahiden de kaliteli bir his uyandırıyor ve gerek ürün tasarımı gerek setin dizaynı açısından estetik anlayışıyla üretilmiş. Setin yerleştirildiği aynı görsellerin bulunduğu karton kutunun arkasında setin içerisindeki ürünlerin resimleri bulunuyor.



Kartondan çıkardığınız kutunun kapağını açtığınızda şeffaf bir kağıdın altında tester ürünler yer alıyor. Kutunun kapağında ise uygulama önerilerini içeren kağıtlar ve bu kağıtların altında yine şeffaf bir koruma ile kapatılmış ayna var. İçerisindeki karton organizer çıkıyor ve kağıtları da koparıp  attığınızda bir nevi makyaj kutusuna sahip oluyorsunuz, bu bakımdan züğürt tesellisi olması adına güzel bir makyaj kutum oldu (ironi yapıyorum.).


Setin içerisinde başlangıç yapmak ve tam boy ürüne para verip memnun kalmama ihtimalini ortadan kaldırmak adına yeterli seçenekte ve boyutta ürünler yer alıyor.

Benetint kırmızı-vişne renginde ve gül kokan bir dudak-yanak renklendiricisi. Baş parmağım boyutundaki ambalajı ojeyı andırıyor. Dudaklarımdaki doğal duruşunu sevdim, eğer dudaklarınız koyu renkli ve soluksa bu renklendiriciyi dudak bazı gibi kullanabilirsiniz. Allık işlevini sevmedim. Dudağı kurutuyor fakat verdiği görüntü hoşuma gitti. Tam boyunu satın alabilirim.

Stay Don't Stray renkli bir göz bazı. Göz kapaklarının rengini eşitlemeyi ve hem farın hem de kapatıcı ürünün performansını artırmayı vaadediyor. Göz kapaklarımda bıraktığı etkiyi fena bulmamakla birlikte tekrar satın almayı düşüneceğim bir ürün değil. 

some kind-a gorgeous kompakt fakat kremsi bir yüz renklendiricisi, setin içerisindeki rengi medium. Çok kolay uygulanıyor, doğal bir bitirişe ve ne yazık ki çok az etkiye sahip. Sürdüğümde de sürmemiş gibi bir sonuç aldıysam tekrar satın almamın bir anlamı yok. 

POREfessional gözenek küçültmeyi hedefleyen silikon içerikli bir makyaj bazı. Gözeneklerimin en büyük olduğu bölgelere uyguladığımda gözenekleri tıkayıp hafifçe belirsizleştirdiğini deneyimledim fakat üstüne fondöten sürünce dalgalı bir görünüm elde ettim. Değişik uygulama yöntemlerini denedikten sonra ayrıntılı yazacağım fakat şimdilik ne yazık ki şişirilmiş bir balon.

girl meets pearl oldukça hafif, belli belirsiz, altın-pembe (rose-gold) ışıltıya sahip bir aydınlatıcı. Bu aydınlatıcının daha kalitelisi ve daha ucuzu piyasada mevcut, hatta bir tanesi blogumda da mevcut. Fiyat-performans açısından gereksiz bulmakla birlikte doğal makyajdan şaşmaması gereken genç kızların kullanabileceği bir ürün olduğunu düşünüyorum.

they're Real! güzel, gerçekten güzel bir maskara. Silikon fırçasının ucundaki küçük taraklarına tester üründe de yer vermeleri hoşuma gitti, çünkü en çok fırçasını merak ediyordum. Kirpiklerimi ağırlaştırmadan birbirinden ayırarak uzattı ve hacimlendirdi. Tam boyu kesinlikle istek listemde.



Benefit ürünlerinin içeriği ne yazık ki temiz değil, orta-vasat arasında bir çizgide seyrediyor. Benefit ile tanışmadan önce blogger yazılarını okurdum, bu yazıyı yazmadan önce yine okuyarak
"İçeriği bir harika." 
"Benefit müthiş içerikli ve kaliteli ürünler."
"...Elbette diğer tüm BENEFIT ürünleri gibi PARABEN'in hiçbir çeşidini içermiyor." 
yorumlarını gördüm ve sinirlenerek blog takipçisi bazı insanların bloggerlara neden kuşku duyarak baktığını anladım. 
Benefit gibi güzel ambalajlar ile kadınların estetik algısına oynayarak müşteriye ilgiyi az planda tutan ve "Kaçan kovalanır." ilkesiyle kadınların wishlist'inde 1 numaraya oynayan pahalı bir markanın bloga sponsor olma fikri elbette ki insanı cezbediyor fakat bu uğurda kimseyi kandırmayalım: Ürünlerin içerikleri temiz değil ve ekstra olarak Benetint Metilparaben içeriyor, POREfessional cildi ciddi anlamda irite edecek kadar silikon içeriyor, Some kind-a Gorgeous renklendirici kapı gibi Alüminyum içeriyor, kısacası kendinize gelin.



Uzun lafın kısası, denediğim Benefit ürünleri they're Real maskara haricinde, doğal makyaj için makyaj ürünü almak isteyen genç kızlara hitap edecek kalitede fakat ürünlerin fiyatı tarif ettiğim profildeki genç kızların ödeyebileceği boyutta değil. they're Real gerçekten güzel bir maskara ve benetint renklendirici de içeriğine dahi bakmadan tekrar satın alabilecek kadar beğendiğim bir ürün. Benefit markası benim için Türkiye'de satılan diğer High-End sayılabilecek markalar arasında vasat bir konumda. Yurtdışına giden yakınlarıma bir benzerini sipariş edebileceğim ürünlerden oluşan bu makyaj setinin fiyatı 142 TL. 
Aslında popüler bloggerlara veya televizyon yıldızlarına PR amaçlı gönderdikleri ajanda gibi organizerli bir makyaj çantaları var ve uzun süredir onun peşindeyim fakat her türlü fiyat önerime rağmen satışının olmadığını söylüyorlar, Benefit'ten satın alıp da memnun kalacağımı düşündüğüm tek ürün o makyaj çantası sanırım. 
Tekrar görüşmek dileğiyle. Bene-bilmemne :)







1 Kasım 2015 Pazar

Wet n Wild Ultimate Brow Kit - Kaş Kiti - E963 Ash Brown

Merhaba!

Kaşlarımın düzensizliği yüzünden kaş farlarına ve kaş kalemlerine olan ilgim arttı. Kaşlarımda doğal görünümü yakalamak için bu ay içinde farklı renkte ve yapıda pek çok kaş farı numunesi deneyerek, elimde alternatif bir seçenek olması için beğendiklerimi satın aldım. Wet n Wild'ın Ultimate Brow Kit'ini denedikten sonra yazmak istedim.



Kaş kiti dayanıksız ve kalitesiz bir ambalaja sahip. Wet n Wild farlarını seviyorum fakat ambalajlarından hoşlanmıyorum, malzeme kalitesi artırılmadıkça da pek hoşlanmayacağım.

Koyu kahverengi ve açık kahverengi iki kaş farı ile şeffaf bir sabitleyicinin yer aldığı E963 Ash Brown rengindeki kaş kitine kaş makyajı esnasında ihtiyaç duyulabilecek iş gören bir cımbız ve far uygulaması için kesik uçlu ince fırça eklenmiş.


Kaş doldurmak için, kaşlarımın  kalın ve keskin görünmemesi adına kaş rengimden yarım/bir ton açık far ve kalemler kullanmaya dikkat ediyorum. Koyu kahverengi kaş farı simsiyah kaşlarımı doğal bir şekilde biçimlendirmek için uygun ve kızıllık içermiyor. Açık kahverengi kaş farı açık kumral ve sarışınlara daha uygun.Açık kahverengi farı kontür yapmak için kullanmayı denedim fakat tenimle birleştiği zaman içinde yeşil bir alt ton göründüğü için sevmedim. Göz kapağıma sürdüğüm zaman üst göz kapağıma bulaşmayan ve kalıcı bir far olduğunu farkettim, açık kahverengi kaş farı artık benim için kullanmaktan zevk aldığım bir göz farı haline geldi. Pigmentasyonları orta seviyede.


Farların yanı sıra sabitlemek için ince yapılı şeffaf bir wax yer alıyor. Sabitleyici ürünün şeffaf olmasını hem sevdim hem sevmedim. Waxın şeffaf olmasını sevdim çünkü far ile yeterince doldurulan kaşlar, far ile aynı renkteki bir wax ile sabitlendiği zaman daha koyu ve keskin bir hal alıp doğal görünümden uzaklaşıyor. Waxın şeffaf olmasının yanı sıra yapısı da hoşuma gitti, öncesinde sürdüğüm farı topaklandırmıyor. Waxın şeffaf olmasını sevmememin tek sebebi kirlenmesi.


 Kitin içerisindeki kullanışsız fırça hem farı hem waxı uygulamaya müsait değil, wax uyguladıktan sonra fırçanın kılları birbirine yapışıp kalınlaşıyor ve bir sonraki kullanımda farı almak için zorlanıyorum. Kiti içerisindeki aksesuarlarıyla birlikte kullanmak için satın alacaklara bir kötü bir iyi haberim var. Kötü haber; hem wax için hem de far için ayrı fırçalar ve kaşları taramak için bir kaş fırçası gerekiyor. İyi haber; tek bir kitin içerisinde iki renkli güzel kaş farları mevcut ve çoğu ürünün içinden çıkan fırçaların kullanışsız olmalarının aksine kitin içerisindeki cımbız işe yarıyor. Kitin kenarındaki ufak çekmecede bir de ayna yer alıyor.


Kitin kullanımını olduğu gibi aktarabilmek için farı kitin içerisindeki fırça ile uyguladım ve kaş fırçası bulunmadığı için kaşlarımı tarayamadım. Kaş farı çoğu Wet n Wild farlarının aksine fazla tozutmuyor, kalıcılığı da iyi seviyede. Farı sürdüğüm an yapışıveriyor ve sağa sola bulaşmıyor. Koyu kahverengi kaş farı ile doldurup şeffaf wax ile sabitlediğim kaşlarımın doğal göründüğünü düşünüyorum. 


Kaş kitinin içerisinde sadece koyu renkli farı ve şeffaf sabitleyiciyi sevdim. Far ve wax haricinde kitin geri kalanını gereksiz bulduğum için tekrar satın almayı düşünmüyorum. 

Bir sonraki inceleme yazısında görüşmek üzere.

27 Ekim 2015 Salı

Flormar Eyecatcher Eyebrow Design Kit - Kaş Şekillendirme Seti 04 Dark

Merhaba!

Kaş ürünleri piyasadaki çeşitlilikleri artmadan önce kaş kalemi, kaş farı, şeffaf kaş maskarası olarak tek tek satılırken, ihtiyaç doğrultusunda ve pratiklik adına fırçalı kalemler, tonlara göre kombinlenmiş ikili ya da üçlü far paletleri, kaş renklerine göre çeşitlendirilmiş kaş maskaraları ve hem farı hem sabitleyiciyi bir arada içeren palet ve kitler olarak yapılandırıldı. Uygun fiyatlı sayılabilecek markalar dahi, kitlerin içerisine bir kaşın makyaj esnasında ihtiyaç duyabileceği yardımcıları ekliyor. Uygun fiyatlı sayılabilecek markalardan Flormar'ın kaş kitinden bahsedeceğim.


Eyecatcher serisinin kutularına olan beğenimi daha önce belirtmiştim. Renk seçimleri ve dokusuyla şık ve kaliteli duruyor. Kaş kiti çok zor kırılabilecek kalın bir ambalajın içinde yer alıyor fakat ambalajdaki açma yerleri dahil tüm köşelerin hatları çok keskin, açarken tırnak ucu bağışlamaktan ve kapatırken menteşelerin kırılmasından korkuyorum, buna rağmen içinde ayna ve küçük bir çekmeceli bölme olduğu için ambalajın sağlam olması hoşuma gitti.


Kitin ismi "Kaş Şekillendirme Seti". Kaş kiti, bir kaşın makyaj esnasında ihtiyaç duyabileceği standart malzemeleri içeriyor, kaş altı aydınlatmak için aydınlatıcı bir far bölmesi ve kaş makası da koysalarmış tam bir "Kaş Şekillendirme Seti" olurmuş. Ambalajın içinde yana doğru açılan küçük çekmecede kaşları taramak için kaş fırçası ve farı uygulamak için kesik uçlu ince fırçadan oluşan çift uçlu aplikatörün yanı sıra zor zamanlarda işe yarayabilecek kullanışsız bir cımbız yer alıyor. 


Kutunun içinde altta kaş farı, üstte sabitleyici wax yer alıyor. Wax'taki şeffaf yapıdan kaynaklı renk zayıflığını saymazsak ikisi de aynı renkte.


Siyah ve kalın telli kaşlarım için 04 Dark rengini seçtim. Far ve wax, bitter çikolata rengi gibi siyah kadar koyu bir kahverengi ve kızıllık içermiyor.



Kaşlarımla başım dertte! Kalın telli, doğal saç rengimden en az 3 ton daha koyu renkli ve asimetrik kaşlara sahibim. Saçlarım koyu kumral, kaşlarım siyah. Kaşlarımın ve saçlarımın renklerini eşitlemek için ara sıra saçlarımı kaş rengime boyuyorum, normalde mantıklı olarak tam tersini yapmam gerekiyor fakat kaşlarımı boyamaya henüz cesaret edemedim ve ortaya nasıl bir görüntü çıkacağını bilmiyorum. Boyamaya cesaret edemediğim için önce kaş kalemi, sonra kaş farları ile geçici olarak boyamaya başladım. Sonbahar makyajında sıkça bahsedilen kalın kaş trendine uyup kaşlarımı kalınlaştırdım ve düzenleme işini de satın aldığım günden beri bu kaş kiti ile yapıyorum.

Kaş şekillendirme kitinin içerisindeki far çok az tozutuyor fakat bu bir şikayet değil çünkü kit bana yeterli geldi ve kitin içerisinden çıkan fırça haricinde başka bir fırçayla uygulama ihtiyacı duymadım. Farın ve waxın rengi kaşlarıma uygun olduğu için bu kiti ayrıca çok sevdim, kaşlarımın siyah rengini biraz olsun kırıyor. Dövmeli, şekillendirmek için doğal yapısı bozulmuş, farklı şekillere sokulmuş, yüz ifadesini değiştiren kaşlara pek tahammülüm yok açıkçası, bu yüzden kaş farını ve waxını doğal görünüm elde etmek amacıyla kararında kullanıyorum ve renklerinin kaşlarımda oluşturduğu doğal görüntüyü seviyorum. 


Son kullanma tarihi yazılan tarihe göre 5 yıl sonra bitiyor, ben bu kiti son kullanma tarihi gelene dek defalarca satın alıp kullanabilecek kadar çok beğendim. Fiyatı : 21.90 TL Performansını düşünerek, fiyatını düşünmeden satın aldığım ürünler arasına girdi. Her gün her makyajda elim sürekli bu ürüne gidiyor.


Siz kaşlarınızı şekillendirirken hangi ürünleri kullanıyorsunuz? Kaş boyama hakkında verebileceğiniz tavsiyeler varsa ve yazarsanız çok sevinirim.

Bir sonraki inceleme yazısında görüşmek dileğiyle...



26 Ekim 2015 Pazartesi

Flormar Eyecatcher Dazzling Eyeshadow - 07 Drama Queen

Merhaba!
Yazdığım Ekim Ayı Alışverişi yazısında Flormar'a uğradığımı, Eyecatcher koleksiyonundan kaş kiti ve göz farı aldığımdan bahsetmiştim. Göz farını denedikten sonra yazmak istedim.

Far özelliklerine geçmeden önce ürünün kutusundan bahsetmek istiyorum, Mor üzerine kadife doku kullanılarak üretilen bu kutular çok hoşuma gitti. Gerçekten kaliteli hissettiriyor. Flormar ara sıra kutu ve ambalaj konusunda iyi iş çıkarıyor.


Farın rengini çok beğendim. İçinde çok ince ışıltılar var ve göz kapaklarımda morcivert renginde, yansımalı bir görünüm oluşturuyor. Renk seçeneği olarak bulunması için aldığım bu farı şimdilik severek kullanıyorum.


Flormar mağazasındaki tester'a parmaklarımla dokunup sert bir yapıyla karşılaşınca şaşırdım ve rengini vermeyecekmiş gibi düşündüm fakat parmağımı üzerinde gezdirince bile yeterli miktarda renk verdiğini gözlemledim. Tester açık kaldığı için farın sertleşmiş olabileceğini düşünüp evde açılmamış farla denedim ve yine aynı sert dokuyu hissettim. Ürün sert görünümlü, çabuk dağılan ve pigmentli yapıya sahip, bu da bereketli olduğu anlamına gelebilir, kullandıkça göreceğim.


İçindeki ışıltıları görebilmeniz için direkt güneş ışığıyla temas eden bir ortamda çektiğim fotoğrafı paylaşıyorum :


Farın yapısının ilk etapta sert oluşu uygulama esnasında kendisini hissettiriyor. Ürün parmağa çok kolay gelirken far fırçasına zor geliyor. Ürünü parmağımla aldığım zaman duruşundaki ışıltıyı ve yoğunluğu fırçayla sürerken yakalayamıyorum.

Farın ıslak ve kuru kullanıma uygun olduğunu okuduktan sonra farı tek başına, far bazı ile ve ıslak uygulayıp görüntüledim :


Far göz kapağına ıslak uygulandığı zaman parmağımdaki o yoğun ve ışıltılı rengi biraz olsun göz kapağımda da yakalayabiliyorum.

Flormar koleksiyondaki farları "Pürüzsüz ve gerçek renk veren saf pigmentler ile kombine edilmiş mükemmel ve ipeksi dokuya sahip." diye tanımlıyor. Alışveriş yazımda kısaca bahsetmiştim, ben"Far sürmeyi beceremeyip göz kapağına boca edeceklere özel tasarlanmış ışıltılı göz farı." olarak tanımlıyorum. Çünkü çok yoğun gibi görünüp fırçayla uygulamada o etkiyi vermiyor. Göz kapağıma fırçayla sürerken, ne kadar kullanırsam kullanayım (hunharca olmadığı sürece) yumruk yemiş gibi veya disko topu gibi bir görüntüye sahip olmuyorum. Bu anlamda farın fırçaya ölçülü gelmesini sevdim, kullanacağım miktarı ve istediğim ışıltıyı kendim ayarlayabiliyorum. 

Gelelim Flormar'ı eleştirdiğim ve övdüğüm bu bölüme. Bu yeni alınmış, taşınmamış, kutusundan çıkarılmamış ambalajdaki sıyrıkları hiç sevmedim. Ambalaj teneke gibi kalitesiz ve sert, açarken bir tırnağımı bağışlamak zorunda kaldım. Böyle bir ambalaj ancak kalabalık bir semt marketinin kozmetik reyonunda indirim sepetine atılan ve 5 TL'lik fiyata sahip göz farı için uygun olabilir, aslında o bile uygun olmamalı. Fakat bu ürünün fiyatı 24.90 TL Bu fiyata bu ambalaj? 


Flormar gelişen ve iyileşen bir marka oldu, Flormar gelişmeye başlamadan önce ambalajları ve kutuları pek iç açıcı değildi fakat fiyatları uygundu ve pek düşünmeden satın alınabilecek düzeydeydi. Şimdi Flormar kendi bünyesinde geniş ürün yelpazesine sahip diyebileceğimiz koleksiyonlar çıkarıyor, fiyatlandırıyor fakat fiyata rağmen hala vasat ambalajlar kullanıyor. Gelişmekte olan bir markaya yakışmıyor ne yazık ki. Far ne kadar iyi olursa olsun, eğer bir ambalaj kalitesizliği hissettiriyorsa içindeki farın pek önemi kalmıyor. Bu eleştiriyi doğrulamak adına herkes tarafından bir anda sevilen ve bir anda gözden düşen Rimmel Stay Matte pudrayı örnek verebilirim. Lazım olduğunda kullanmak amacıyla çantama atmaktan korktuğum pudrayı neden satın alayım?

Flormar pek çok markanın yapmadığını yapıp üretim tarihini ve son kullanma tarihini ambalaja ve ürün kutusuna yazıyor. 


Olumsuz özelliklerinin farı almama engel olup olmayacağını kullandıkça göreceğim. Daha içerikten bahsetmedim bile!

Bir sonraki inceleme yazısında görüşmek üzere.

Clarins Everlasting Fondöten - 112 Amber ve 110,5 Almond

Merhaba!

Kalıcılığı, örtücülüğü yüksek, yağsız ve kaliteli fondöten arayışında olanlar bilirler, anahtar kelimeleri internette arattıkları zaman veya satış personeline söylediklerinde Estee Lauder Double Wear, Shiseido Perfect Refining veya Clarins Everlasting fondöten seçenekleri sıralanır. Bu yazımda size kapatıcılık, kalıcılık vaatlerinde bulunan Clarins Everlasting Fondötenden bahsedeceğim.


Fondötenin 14 tane renk seçeneği var. 5 renk seçeneği koyu ve siyahi ten renklerine uyumlu, geriye  bizlerin kullanabileceği 9 renk seçeneği kalıyor. Elimde 112 ve 110,5 numaralı renkleri mevcut. Kullandığım 112 Amber renginden sonra 110,5 Almond rengini alınca farkettim ki, Clarins hem ambalajda hem de içerikte değişiklikler yapmış, kapak renklerini ve ambalaj yazılarının renklerini değiştirmiş.


Fondöten buzlu ve kalın cam ambalaj içerisinde yer alıyor. Ambalaj kalitesi standartların çok üstünde. Kapak, içindeki kıvrımları yüzünden her an sıyrılıp gidiverecekmiş gibi duruyor fakat böyle bir sorunla karşılaşmadım. Yine de çantamda taşımamaya özen gösteriyorum.

Fondötenin pompaları ambalajında şikayet edebileceğim tek unsur, fondöteni aldıktan sonra çok çok az bir miktarda da olsa sızma yapıyor ve pompa başlıkları kirleniveriyor.  Ambalaj farklılığı olarak aşağıdaki görselde de görebileceğiniz gibi sadece metal aksamların rengi matlaştırılmış ve siyah yazı kullanılmış.


Fondötenlerin pompaları çıkarılabiliyor, Bitenler yazımda yer verdiğim fondötenin içinde kalan ve pompayla çıkmayan miktarını, yazımı sonlandırdıktan sonra biraz yağsız, organik bir nemlendirici koyup BB Krem haline dönüştürerek değerendireceğim.


Alacağım fondötenin kokusu ve içeriği benim için çok önemli. 
Everlasting fondötenin meyveli-çiçeksi ferah bir kokusu var, Dior ve Clarins beni irite etmeyen kokular içeren fondötenler üretiyor.

İçeriğinde en çok dikkatimi çeken Beyaz Çay oldu, bir ara ismi haber bültenlerinde yer alan pahalı çayı kilolarca alıp içemiyoruz, bari en azından yüzümüze sürelim. Şaka bir yana beyaz çay serbest radikal oluşumunu önleyici bir etkiye sahip ve cildi UV ışınlarından koruyor, tıpkı E vitamini gibi. E vitamini/Tocopherol fondöten içeriğinde yer alıyor. Bu iki etken madde birleşince fondöten kapatıcı-kalıcı özelliğinin yanı sıra bir de koruyucu etkiye sahip oluyor. Bu koruyucu etkiden bahsetmişken, en bilinen ve zararlı koruyuculardan Paraben ve SLS içermiyor. Nispeten daha az zararlı koruyucular kullanılmış. Medikal içerik olarak hem fondötende hem içerikte ayrıca yer alan Titanyum Dioksit, ilaçların dıştaki beyaz kaplamasını yapmak için kullanılan bir madde, fondötende renk görevini pigmentlerin yapması gerekirken Titanyum Dioksit kullanılmasını pek anlayamadım. 
Fondöten yağ içermiyor.


Kısa bilgilerden sonra renk seçeneklerine ve fondötenin vaatlerini yerine getirip getirmediğine bakabiliriz.
Fondötenlerin renk alt tonları konusunda çelişkiliyim.
 Amber swatchlarda sanki pembe alt tonlu değilmiş gibi duruyor fakat fondötenli yüzüm boynumdan daha pembe görünüyor. 
Almond swatchlarda sarı alt tonlu gibi görünüyor ve fondötenli yüzüm boynumla aynı alt tonda görünüyor.
Nötr buğday ten rengine sahibim. İki fondötenin rengi de gerçek ten rengimden 1-1,5 ton kadar koyu fakat fazlaca bronzlaştığım için ikisini de rahatlıkla kullanabiliyorum. 


Fondöten mat bitişli, yağsız, sürdükten sonra sanki sıvı değilmiş gibi kupkuru bir hal alıyor fakat cildinizin nemini çekip alacak kadar değil. Cildi nemli bırakmayı vaat ediyor ve vaadini yerine getiriyor. Yağlı ciltlerin bu duruşu seveceğini düşünerek, karma cilde sahip olanların peeling yapmadan ve kuru bölgeleri nemlendirmeden kullanmamasını tavsiye ediyorum, çünkü cilt soyulmalarını belli edip nemsiz yerlerin üzerinde ve ölü derilerin üzerinde kuru bir kabuk gibi duruyor. 

Cildinizde kızarıklık, sivilce izleri gibi ufak sorunlar varsa ve eğer yeşil-somon renkli bir düzeltici veya baz kullanmayıp direkt fondöten uygulayacaksanız, az önce de bahsettiğim gibi ten renginizden yarım ton veya bir ton kadar koyu fondöten uygulamanızı tavsiye edebilirim. Çok açık renkli kapatıcılar nasıl ki göz altlarımızın morluğunu vurguluyorsa, cildimizin geri kalanı için de bu durum geçerli. Fondöten alırken dikkatli olmak gerekli zira deneyimlerimden anladığım kadarıyla satış personelinin cildinizdeki kusurları göre göre ten renginden 1-2 ton açık fondöten önerdiği eski moda akım 2015 yılında da devam ediyor. Fondöteni sürdükten sonra mağazada kalmamanızı, gün ışığına çıkmanızı, mutlaka makine ışığında resminizi çekmenizi ve satın alıp almayacağınıza öyle karar vermenizi tavsiye edebilirim. En azından ben öyle yapıyorum.

Aşağıda kolumun iç kısmına sürdüğüm fondötenlerin, en doğru duruşunu yakaladığım ve güneş ışığıyla direkt temas etmeyen bir ortamda çektiğim fotoğraf yer alıyor. Soldaki renk pembe alt tonlu olduğunu belirttiğim 112 Amber, sağdaki renk Amber'a göre daha sarı alt tonlu olan 110,5 Almond. 




Dağıtılmış halleri 


110,5 Almond burada gerçek ten rengimle daha uyumlu bir duruş gösterirken, 112 Amber daha koyu ve pembe duruyor.

Direkt güneş ışığı bulunan bir ortamda çektiğim resimde ise kolumun daha bronz olan üst kısmına sürdüğüm fondötenlerin duruşu yer alıyor. 


Fondötenlerin ikisi de yapı olarak aynı gibi görünüyor.

Direkt güneş ışığı alan ortamda kolumun iç kısmında dağıtılmış fondötenin duruşu :


Gördüğünüz gibi ikisi de açık renkli kısmı bronz renkli kısımla eşitleyen bir renge sahip. Amber yüzümde daha pembe dururken Almond daha sarı duruyor. Cildimde renk eşitsizlikleri baş gösterdiği zaman ikisi de renk ayrımlarını tek bir renkte bütünleştirip yanaklarımdaki geniş gözenekleri daha az görünür kılıyor. T bölgemdeki parlamayı ise uzun bir süre boyunca minimuma indiriyor. 

Sivilce, leke izleriniz ten renginizden 3-4 ton koyu bir renkte değilse, renk düzenleyici ürünler kullanmadan yeterli bir seviyede örtücülük sağlıyor.

Sabah evden çıkıp akşam geri döneceksem ve makyaj tazelemeye fırsat bulamayacaksam elim hemen bu fondötenlere gidiyor. Clarins 15 saat kalıcılık ve kapatıcılık sağladığını söylüyor, gerçekten de haklılar. Ciltte uzun süre kalıyor ve giysilere bulaşan miktarı çok çok az. 

Uygularken fırça kullanıyorum. Nemlendirdiğim bir kağıt havluyla fondöten kuruduktan sonra çok bastırmadan kompress yaparak fondötenin pudralı görünümü azaltıp daha doğal hale getiriyorum. Makyaj süngerleri ile daha doğal bir görünüm verebilir fakat denemedim, hala satın almadım ve elim gitmiyor.

15 SPF içeriyor. 

Performansına göre tahammül edilebilir bir fiyatı var, 130 TL'lik ürünün fiyatı alışveriş sitelerinde ve mağazalarda 30-40 TL indirimle yer alabiliyor. 

Tenimdeki bronzluk ve cildimdeki kusurlar tamamen gidince, kendi cilt tonumla birebir örtüşen bir rengini satın alacağım ve blogda inceleyeceğim.

Sizin en sevdiğiniz kalıcı ve kapatıcı fondöten hangisi? Bu ürünü uygulayabileceğim, performansından memnun kaldığınız bir makyaj süngeri önerebilir misiniz?

Bir sonraki inceleme yazısında görüşmek dileğiyle...